BARAN SEYHAN İLE YENİ FİLMİ

BARAN SEYHAN İLE YENİ FİLMİ "SÖZ VERMİŞTİN"İ KONUŞTUK

Geçtiğimiz hafta sinemaseverlerle buluşan "Söz Vermiştin" filminin yönetmeni Baran Seyhan ile biraraya geldik.

Türk sinemasının pek çok başarılı filmin yapımcılığını üstlenen Baran Seyhan ‘’Söz vermiştin’’ ile yönetmen koltuğunda. Emre Karayel ve Aslı Tandoğan’ın başrollerde oynadığı filmde kentli bir çiftin bireyselliğe, kariyer hırsına karşı, yaşadığımız sistemde aşklarını ne kadar koruyabildiklerine tanıklık ediyoruz. Baran Seyhan’ın ilk kez yönetmen koltuğunda gördüğümüz “Söz Vermiştin” tekdüze gişe filmlerinin arasından sıyrılıp gerçek bir aşk hikayesini beyazperdeye taşıyor. Yapımcı-Yönetmen Baran Seyhan ile bir araya geldik.

Sinema Sektörü ve seyircisi sizi yapımcı kimliğiniz ile tanıyor. İlk kez yönetmenlik koltuğundasınız. Bu süreci biraz anlatır mısınız?

Doğrusunu isterseniz yönetmenlik yapmak gibi bir kariyer planım yoktu. Ben, aslolanın proje olduğuna inanırım ve her projenin kendi koşullarını belirlediğini düşünürüm. Yalnızca benim kararımla değil, aralarında Üstün Barışta, Yüksel Aksu, Şerif Gören gibi yakın çevremdeki sinemacıların fikirleri doğrultusunda bu projenin yönetmenliğini benim yapmamın daha uygun olacağı kanaatine vardık. Yeniden yönetmenlik yapar mıyım? Emin değilim. Ama ömrümün sonuna kadar sinemacı ve yapımcı olarak kalmayı istediğime şüphe yok.

 "Ulak", "Mutluluk" ve "Eve Dönüş" gibi farklı sinema tarzlara sahip yönetmenlerin yapımcılığını üstlendiniz. "Söz Vermiştin"de nasıl bir sinema sinema dili oluşturdunuz?

Faal olarak yapımcılık yapan meslektaşlarım arasında, en çok yönetmenle çalışmış yapımcılardan biri olduğum kesin. Yurtiçi ve yurtdışında her biri kendine özgü 20'den fazla yönetmenle çalıştım. "Söz Vermiştin" için bir sinema dili oluşturup oluşturmadığımdan ise doğrusu emin değilim. Bu, benim dışımda yorumlanması gereken bir husus. Ben, doğru bildiğim, inandığım ve hissettiğim biçimde çekmeye çalıştım elimizdeki senaryoyu; hepsi bu.

Mazlum ve Saki Çimen'in filme katılım sürecinden bahsedebilir misiniz?

Mazlum Çimen ve Saki Çimen benim ailemin birer parçaları. Öyle yada böyle bu işin içinde olmaları son derece doğaldı. Bu filmin müzikleri için, projenin ilk oluşmaya başladığı andan itibaren birlikte çalışmak istediğim tek isim Saki Çimen’di. İyi ki de öyle oldu. Aramıza, kariyerinin henüz başında gencecik bir isim olan Albert Luza’yı aldık ve yolu bu şekilde tamamladık. Mazlum Çimen’in de projede kendi olarak rol alması benim için çok önemliydi, tıpkı Levent İnanır başta olmak üzere filmdeki pek çok başka isim gibi. Bundan onur duyduğumu söylemek isterim.

 Filmde küçük bir işletme/dev şirket çatışmasına dair örneklerden birini görüyoruz. Hem yapımcı hem yönetmen açısından bakarsanız Sinema sektörünü nasıl görüyorsunuz? ek olarak filminiz sinema salonlarında kendine yer bulabildi mi? (seyirciye kolayca ulaştırabldiniz mi?)

Sarmaşık Sanatlar butik bir yapım şirketi. Biz her yıl birkaç film değil ancak birkaç yılda bir film üretebiliyoruz. Bunun getirdiği ciddi sıkıntılar var elbette. Ama bunu kabullenip pes edecek değiliz. Her koşulda doğru bildiğimiz yolda mücadele edeceğimizi belirtmek isterim. Sinemamızın gidişatı konusunda ise ciddi endişeler taşıdığımı söyleyebilirim. Her geçen gün özgün içeriklerden gitgide uzaklaşıyoruz. Bu çok ama çok büyük bir tehlike. Bu tehlikenin gerek “arthouse” olarak nitelenen filmler gerekse ana akım tabir edilen filmler için de geçerli olduğunun altını çizmeliyim. Her iki alan arasındaki makasın de cok fazla açılmış olduğunu düşünüyorum. Birbirinden beslenmesi gerekirken birbirlerini yok sayma anlayışı içerisindeler. Bu durum sinemamızı yeni bir felakate sürükleyebilir. Bu kanaati taşıyanın yalnızca ben olmadığımı bilmek biraz beni ferahlatıyor. Yakın zamanda birkaç sinemacı arkadaşımızla birlikte bizleri rahatsız eden bu duruma ilişkin görüş ve önerilerimizi kamuoyuyla paylaşmayı planlıyoruz.

Filme dönersek oyuncu seçimine nasıl karar verdiniz? Senaryo aşamasında Emre Karayel ve Aslı Tandoğan aklınızda mıydı?

Senaryo yazım aşamasında yalnızca karakterlere odaklandım. Çekim aşamasına gelene kadar da kendimi ve projeyi bağlayacak zihni bir angajmana girmedim. En doğru oyuncu seçimi, rolü oynamayı en çok isteyen ve gerekli ahengi yakalayabileceğiniz oyuncularla oluşur bana göre. Bu anlamda Emre Karayel ve Aslı Tandoğan’ın rollerine ilişkin arzuları ve heyecanları beni motive etti. Hoş bir ahenk de yakalamış olduğumuzu düşünüyorum.

Bir yapımcı filminin çok izlenmesini kısaca gişe yapmasını ister, ticari kaygılara sahiptir. Ancak biz "Söz Vermiştin"de ticari kaygılardan uzak olduğunuzu görüyoruz. Sizin için nasıl bir deneyim oldu?

Sadece yapımcı değil, üretimin her alanındaki fonksiyonların filmin çok izlenmesini istemesinden doğal bir şey olamaz. İyi bir iş yaptığınızı düşünüyorsanız ve paylaşılmaya değer bir derdiniz varsa bunun mümkün olan en geniş kitleye ulaşmasını beklersiniz. Projenin ekonomik fonksiyonunu da üstlenmiş olan yapımcının ticari kaygılarının olması da bana göre üretimin sürdürülebilirliği açısından zaten gerekli bir durum. "Söz Vermiştin" özeline gelirsek sizinle aynı fikirde olmadığımı belirtmek durumundayım, zira bugüne kadar en yoğun ticari kaygı duyduğum proje olduğunu söyleyebilirim. Tabii ki bu ticari kaygının, projeye zarar vermeyecek bir ölçüde, dengede olması için uğraş verdim. Ne kadar başarılı olduğumuzu bize zaman gösterecek.

Yönetmen / Senaryo : Baran Seyhan
Görüntü Yönetmeni : Ahmet Bayer
Müzik : Saki Çimen, Albert Luza, Baran Seyhan
Oyuncular : Emre Karayel, Aslı Tandoğan, Şenay Gürler, İlyas Özçakır, Gözde Seda Altuner, Enes Üstündağ, Mazlum Çimen, Levent İnanır, Nur Sürer
 

Google+ WhatsApp