Müziğin farklı renkleri İstanbul Film Festival'de buluşuyor

İSTANBUL FİLM FESTİVALİ’NİN MUSİKİŞİNAS BÖLÜMÜNDE MÜZİSYENLER PERDEDE GRACE JONES, ÜMMÜ GÜLSÜM, RYUICHI SAKAMOTO VE ERIC CLAPTON, FESTİVALE MÜZİKLERİNİ GETİRİYOR

 

 

 

İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın düzenlediği İstanbul Film Festivali, bu yıl 6-17 Nisan 2018 tarihlerinde37. kez izleyicileriyle buluşuyor. Sinemaseverler ve müzik tutkunları, bu yıl da festivalin Musikişinas bölümünde, dünyanın farklı bölgelerinde müzik tarihine damga vurmuş ikonik isimlerin özgün ve çarpıcı hikâyelerini anlatan filmleri izleyecek.

 

37. İstanbul Film Festivali Musikişinas bölümünde yer alacak filmlerden bazıları:

 

Looking for Oum Khultum

 

İran asıllı ünlü sanatçı Shirin Neshat’ın yönettiği Looking for Oum Khultum, Türkiye’de Ümmü Gülsüm olarak tanıdığımız, Arap müziğinin öncülerinden Mısırlı bu eşsiz şarkıcının hayat hikâyesini, onun hakkında bir film çekmek isteyen bir kadının hikâyesi üzerinden izliyor. Almanya-Avusturya ortak yapımı olan ve dünya prömiyerini Venedik Film Festivali-Venedik Günleri ve Toronto Film Festivali’nde yapan film, Ortadoğu’da bir efsane, bir mitos, bir ikon, bir kadın ve bir sanatçı olmanın izini sürüyor.

 

Looking for Oum Khultum filminin yönetmeni Shirin Neshat, festivalin Sinemada İnsan Hakları yarışmasında jüri üyesi olarak festivalin konuğu olacak.

 

Ryuichi Sakamoto: Coda

 

Sadece Japonya’nın değil, dünyanın en özgün, en saygın bestecilerinden Ryuichi Sakamoto, Merry Christmas, Mr. Lawrence’tan Gohatto’ya, The Revenant / Diriliş’ten The Sheltering Sky / Çölde Çay’a film müzikleriyle daha çok tanınıyor, Bertolucci’nin Son İmparator filmiyle de En İyi Film Müziği dalında Oscar’a uzanıyor. Stephen Nomura Schible’nın yönettiği Ryuichi Sakamoto: Coda, synth pop üstadı olduğu 1970-80’lerden deneysel elektronika’ya uzandığı günümüze, aktivizmi ve konserleriyle sanatçının 50 yıllık kariyerinin içten ve ayrıntılı bir portresini çiziyor.

 

Grace Jones: Bloodlight and Bami

 

Bir punk idolü, dünyadışı güzelliği ve fiziğiyle androjen bir ikon, hem müzik sahnelerinde hem moda podyumlarında bir diva: Grace Jones. Sıra dışı belgeselleriyle dikkat çeken Sophie Fiennes’ın beş yıl boyunca Jamaika’dan Paris’e izlediği Grace Jones, bu olağanüstün filmin hem yıldızı hem konusu. Göz alıcı konser kayıtlarından Jones’un Jamaika’daki ailesiyle geçirdiği özel anlara Grace Jones: Bloodlight and Bami ilk gösterimini Toronto Film Festivali’nde yaptı.

 

Eric Clapton: A Life in 12 Bars

 

Rock dünyasının en büyük isimlerinden, 18 Grammy ödüllü bir gitar efsanesi Eric Clapton. Dünya prömiyerini Toronto Film Festivali’nde yapan Eric Clapton: A Life in 12 Bars, dev müzisyenin hem dünyaya açık hem de aile arasındaki özel hayatını gözler önüne seriyor; The Yardsbirds ve Cream günlerinden solo dönemine, kariyerine de odaklanıyor. Dört Oscar’lı Miss Daisy’nin Şoförü’nden Mulholland Falls, Coccoon ve True Crime’a birçok filmin yapımcılığını üstlenen, Oscar kazanan ikinci kadın yapımcı Lili Fini Zanuck’un yönettiği Eric Clapton: A Life in 12 Bars, Zanuck ile Clapton’ın ilk işbirliği değil. Clapton, Lili Fini Zanuck’un yönettiği Rush (1991) filminin müziklerini de bestelemişti.

 

Musikişinas bölümünde yer alacak filmlerin tümü, 37. İstanbul Film Festivali’nin basın toplantısıyla birlikte, Mart ayında açıklanacak. 

Google+ WhatsApp